GEÇMİŞ ZAMAN : KOLOMBIYA NOTLARI II

“Evet bu yazıyla birlikte blog güncel hale geldi sayılır. En kısa zamanda bağış bölümünü de güncelleyeceğim.”

Manuel bana sırt çantasını ödünç vermişti. Bulabilirsem çelik tencere ve whisky istedi bulamazsan da canın sağ olsun dedi. Çanta ağzına kadar doluydu en dipte bisiklet parçaları en büyük ağırlığı yapıyordu. Bir elimde de karton kutuda sele ve gidonum paketliydi. Allahım ne kadar çok eşyam vardı ve altında eziliyordum. Merida’dan sınır şehri San Cristobal’e giden midibüse bindim. Yol bitmek bilmedi ama benim uykum bitti. Yol tutmasına karşı aldığım dramamine’in sersem uykusundan sıyrıldığımda uzun süredir aynı noktaya takıldığımızı fark ettim. İleride köprüden aşağı bir otobüs uçmuştu dolayısıyla ancak motorsiklet ve yayan geçebilenler geçiyordu. Tam olarak ne kadar ilerisi olduğu ise bir muamma idi. Koca çantayla bilinmedik bir mesafe yürümeyi gözüm almıyordu. Sınırdan akşam geçmek bir şeydi ki geçen sefer akşam geçmiştim ve gayet güvenliydi. Bir de gecenin bir körü geçmek başka bir şeydi. Otobüsteki ana kız beni evlerine davet ettiler, otobüs garına yakın yerdeki otellerde kalamayacağımı tekin olmadığını söylediler. Venezuela; varlıklar ve yokluklar ülkesi ama insanı yok mu ah o insanı gerçekten candan, karşılıksız yardımını esirgemeyen insanı. Politik görüşü, ekonomik durumu farklı olan bir sürü Venezuelalı tanıdım ve hepsi de istisnasız elindekini paylaşan, zor durumdaki saçma sapan yabancıya kapısını, evini açan insanlar. Ertesi gün de beni otobüs garına bıraktılar. Otobüsle sınıra San Antonio del Táchira’ya kadar devam ettim, sınır şehrinde çıkış mührünü aldıktan sonra taksiye binip Kolombiya sınır kapısına gitmeye razıydım ancak binecek taksi bulamadım. Çantanın ağırlığında ezile büzüle sınırı ve köprüyü geçtim. Bu arada çantamı arayacaklar diye de götüm üç buçuk atıyordu. Arasalar ne bulacaklar, bisiklet parçaları, bir takım baharatlar, hazırladığım antiseptik yağ filan yasal olmayan veya yasaklı hiç bir şey yoktu tek sorun çıkardıkları ıvır zıvırı tekrar geri koymak sorundu. Bir ara köprüden aşağı her şeyi atmayı bile düşündüm, düşünmesi bile rahatlatıcıydı.

Kolombiya’ya üçüncü girişimde de 90 gün süre aldım. Memurlar gayet güleryüzlü ve yardımseverdiler. Herhangi bir yasak olmadığını istediğim kadar ülkeden çıkıp geri girebileceğimi her girişimde de 90 gün süremin olduğunu, hatta ülkeden çıkmadan da vizemi uzatabileceğimi de söylediler. Kalbim az da olsa rahatlamıştı. Otobüs garajına yola koyuldum. Otobüs garajında size yapışan asalaklar var, bunlar sözde sizi otobüs firmasına götürüp bahşiş bekleyen asalaklar. İyice terslemeniz ve kurtulmanız şart ayrıca kimseye ne çantanızı ne da başka bir şeyinizi emanet etmemelisiniz. İşte otobüsle yolculuk etmeyi sevmemek için başka bir neden daha. 2 Haziran Pazartesi San Antonio del Prado’ya sabah erken saatlerde vardım. Dükkanın açılmasını beklerken, Martha ve Manuel’in komşusu Edith bekleme bugün geç açacaklar ben seni evlerine bırakırım deyince koca çantayı ve kartonu kamyonun arkaya attım ve yola koyulduk. Edith nehrin karşısındaki başka bir çiftlikte eşi Luis ve kızları ile yaşıyor. Luis ve kızları evde kupaları dizili bisikletçiler, ailecek WS sitesine üyeler ve gelen bisikletçileri evlerinde ağırlıyorlar. Arazilerinde Manuel gibi bisikletçiler için hazırladıkları bir bisikletçi evleri var. Bonzai yapıyorlar, bıldırcın yumurtası topluyorlar, inekleri ve tavşanları var, tıpkı köpekleri gibi evlerinde besledikleri bir de koyunları var.

Ben ayrılırken Manuel ve Martha kavgalıydılar. Manuel her erkek gibi orada burada sürtsün isterken, Martha her kadın gibi kızının geleceğini düşünmek zorundaydı. Gereksiz insanlarla flörtleşmesine içerleyen Martha ayrılmayı da göze almıştı. Manuel’e eşinin evinin ve işyerinin direği olduğu ve Martha olmadan hayatının dibe batacağını ve kendisini bir daha asla kurtaramayacağını dolayısıyla her ne yaptıysa veya yapmadıysa Martha’dan özür dilemesini söylemiştim. Döndüğümde fırtınalı tartışmaları düzene girmiş, Manuel kendine çeki düzen vermişti. Evde bir sürü bisikletçi vardı. Almanya’dan Sabrina ve Robert Tandemleriyle turdaydı. Yine Almanya’dan Veronica ve Georg, Avustralya’dan Sandra ve Tim, Belçika’dan Pauline ve Chris Meksika’dan Orlando. Kedi bebeğimse maalesef kaybolmuştu.

Günlerden 9 Ağustos ve ben hala San Antonio del Prado’dayım. 19 Şubattan beri bisiklete binmedim. Çok acayip ve az acayip çok güzel ve yavan bir sürü günüm geçti. Manuel ve Martha ve dükkanda çalışanlar Kolombiya’daki ailem oldular. Bu süre boyunca olanları şöyle özet geçersem

Sandra ve Tim güneye doğru yola çıktılar. Sandra ile power yoga yapmak, kah ispanyolca kah ingilizce konuşmak çok eğlenceli ve öğreticiydi. Daha önce duymadığım dolphin asana yani yunus asanası omzuma ve kürek kemiklerime süper iyi geldi. http://simplelifebiking.com/

sandr y tim 1
Orlando, Sandra, Manuel ve Tim

Orlando benden önce en uzun kalan bisikletçiydi sanırım, kendisinin DF sevgisi bana Meksikayı özletti. Acı biber koyayım mı diye sormadan acı biberli yemek pişirdiğim tek insandı :) Bisikletine taktığı en az 30 kiloluk römorku burada bırakıp ön ve arka bagajlarla yoluna devam etti.

Robert ve Sabrina
Robert ve Sabrina

Sabrina ve Robert , biri triatlon diğeri core trainer. Onlarla spor yapmak, yemek pişirmek müthiş zevkliydi. www.tandem2go.de

Robert, Veronica, Georg ve Sabrina
Robert, Veronica, Georg ve Sabrina

Veronica ve Georg ile tanışmak da büyük şanstı. Yola çıkmadan önce Georg uzun punk saçları ile orkestrada çellistmiş. Veronica’nın bana en büyük hediyesi chipotle biberleri oldu. İki çift de beraber güneye doğru yola çıktılar.

www.freheitundfahrtwind.wordpress.com

Manuel, Elif, Maxim ve Cristoph
Manuel, Elif, Maxim ve Cristoph

Christoph yine Almanya’dan gelen bir bisikletçi ve Maxim ise Fransız, ikisi de kuzeye doğru devam etti.

http://ca-roule-la-couille.my.tripper-tips.com/

Piñon, Elif, Brad, David ve Ross
Piñon, Elif, Brad, David ve Ross – fotograf : Ross Vitale

Brad ve David California’dan güneye doğru gidiyorlardı. Brad kız arkadaşıyla iki gün önce geri döndü ne zaman yola çıkacaklar bilmiyorum. David güneye devam etti.

Ross Washington’dan güneye devam ediyor. Babasının bisikleti, plastik bidonları ile gerçek bir evsiz! Fotoğraflarını flickr sitesinden takip edebilirsiniz. https://www.flickr.com/photos/duskmystic/

Beatriz tanıştığım ve tek başına seyahat eden tek tük kadın bisikletçilerden, Şilili ve kuzeye doğru pedallamaya devam ediyor. Umarım yolda beraber pedallamak nasip olur.

https://www.facebook.com/pages/Fotocikleta-por-América/335805316605014

Nikolaz Bogotalı bir genç ama bisikletle tur hayalinden dolayı üniversitedeki öğrenimini dondurmuş, Beatriz gibi çektiği fotoğrafları satarak bisikletle turuna kuzeye doğru devam ediyor.

Wim ve Els Belçikadaki işlerinden bir yıllığına izin almışlar ve dünyayı pedallamışlar, Kolombiya’nın kuzeyine doğru devam edip uçakla ülkelerine dönecekler.

http://www.cosmogolemcyclingproject.com/

Vee Pedro Dadalti, Brezilyalı mühendis, işini bırakıp pedallamaya Meksika’dan başlamış, Aralık ayında evine varmayı planlıyordu.

Manuel, Pablo ve Martha
Manuel, Pablo ve Martha

Manuel ve Martha’nın üç tane köpeği vardı. Lucas, Chala ve Trotsky. Trotsky Chala’nın oğlu, bir akşam araba kazasında kaybettik. Israrla bizleri şehre kadar takip etmeyi sevdiklerinden ısrarla eve dönmeye zorlamamız gerekiyordu. Bu arada ismini Negra koyduğum siyah hamile bir köpek de leş gibi kokmasına rağmen kendini eve kabul ettirmeye çalışıyordu, başardı da. Negra da Chala’nın kızıymış, Manuel komşusuna vermiş ama taşınırken hamile diye sokağa atmışlar. Yavruladı, ölen yavrularını yedi. Sağlam kalan sonuncuyla bisiklet evine sığındı, leş kokusuna rağmen korumaya aldım ama Chala bi şekil kapıyı açıp sağlam son yavruyu kapıp kaçtı. Kıskanç büyükanne sonuncu yavruyu uzaklara götüp attı sanırım peşinden gitsem de bulamadım. Neyse en azından Negra’yı yıkamaya götürdüğüm de Diana ile tanıştım. Şehrin köpekli deli kadını, Rusya’da veterinerlik okumasına rağmen ülkesine döndüğünde ailesi destek olmadığından mesleğini yapamamış ama hayvanlarla ilişkisini yıkamakla, sokakalardan kurtarıp La Perla isimli klinikte kısırlaştırma, çip, iç dış parazit temizliği ve aşılama sonrası iyi bakılacakları evlere yerleştirmekle sürdürüyor. Diana sayesinde Chala, Negra ve biricik oğluşum Piñon bedava kısırlaştırıldı, parazit ve aşıları yapıldı, çipleri takıldı.

IMG_0368-0.jpgPiñon, Haziran ayının son haftası çıkageldi. Manuel bahçede çeşmenin arkasına saklanmış olarak buldu. Sarışın olmasına rağmen kalbime işledi. Yolculuğuma kendisiyle devam edecektim ama maalesef hayatım fotoroman ve telenovela tadında ilerlediğinden elim bi kaza sonucu kaybettim böceğimi. Küçük prensim bahçede bir gül ağacının altında yatıyor.

İki hafta demesine rağmen ancak iki ayda bisikletim hazır oldu. Canı sağ olsun Tinno’nun. Aslında hayalim kendisiyle çalışarak öğrenebilmekti ama zamanı uydurmadık pek. Kanser tedavisi için devamlı Medellin’e inmesi gerekiyordu. Normalde el yapımı kendi kadrosunun dışında kadro veya tamir işine girmeyen biriydi ve sırf benim için bisikletimi tamir etmeyi kabul etmişti ve karşılığında da herhangi bir şey istemiyordu. Dolayısıyla bekledim, kimine göre aptalca bazen ben bile soruyorum kendime iki ay nasıl bekledim. Haa bu arada Tubus bagajlar kırıldı mı, kırılıyor maalesef kaynak vs yapılamıyor. Yani yamulmadan kırılırsa bir ihtimal ama benimkiler epey bir ezilip yamulduğundan Tinno bagajları tamir edemedi. Tabii bunu da son dakika öğrenmek sıkıntılı oldu. Buralarda iyi kötü arka bagaj bulması kolay ama ön bagaj bulması zor. Maalesef paraya kıyıp yurtdışından sipariş verdim.

frankieEvet sonunda bisikletim hazır! Yokuş çıkabilmek için orta göbeği 44-32-22 olarak düşürdüm buralarda 165 mm aynakol olmadığından 170 mm aynakol ile devam mecburen. Arka kaset 11-32 idi onu da 11-34 yaptım. Kısmetse yola çıkacağım yakında ama önce trafikte küp küp atan kalbimi düzene sokmama gerekecek.

Unutmadan tüm bu zamanda varoluşsal sorunlarımla kafasını ütülediğim, saat kaç olursa olsun beni dinleyen ve destek olan dostlarım İpek Kamacı ve Gürkan Genç’e tesekkür ederim :) İyi ki varsınız!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *